top of page
  • Yazarın fotoğrafıDr. Öğr. Üyesi Turhan Şalva

Sağlıkta Şiddetin Nedenleri ve Çözüm Önerileri

Şiddet, yaşamın ve toplumun farklı bölümlerinde birçok şekilde karşımıza çıkıyor. Kadına yönelik şiddet, çocuklara uygulanan şiddet, işyerlerinde psikolojik şiddet, sosyal medya şiddeti, sporda şiddet... Bu şiddet türleri sadece ülkemize özgü değil. Gelişmiş ülkelerde, eğitim düzeyi yüksek toplumlarda bile toplumsal şiddet türleri sık görülebiliyor. Bir yandan bazı şiddet türleri ile mücadele edilirken bir yandan da yeni şiddet türleri giderek yaygınlaşıyor. Özellikle, özveri ile işlerini yapmak için kamu hizmeti vermeye çalışan; sağlık, hukuk ve eğitim mensupları gibi kesimlere yönelik şiddet eylemleri giderek artan bir yoğunlukla gündemi meşgul ediyor.



2021’de 316 sağlık çalışanı şiddet kurbanı oldu

Sağlıkta Şiddet Raporu’na göre 2021 yılında sağlık çalışanlarına yönelik 190 saldırı gerçekleştirilirken, 364 saldırganın gerçekleştirdiği olaylarda, 316 sağlık çalışanı şiddet kurbanı oldu. Şiddet uygulayanların ezici çoğunluğu, hasta ya da hasta yakınlarından oluştu. Sağlık birimlerinde ya da saha çalışmalarında, fiziki şiddetten sözlü saldırıya, tehdit içerikli saldırılardan tacize kadar şiddetin her türüne rastlamak mümkün. Bıçaktan silaha, sandalyeden testereye, oraktan kolonya şişesine, akla gelebilecek her şey şiddet aracı olarak kullanılabilmektedir.



Yıl boyunca yaşanan olaylarda şiddetin adresi çoğu zaman hastaneler, özellikle de acil servisler oldu. 190 şiddet olayının 146’sı buralarda yaşandı. Öte yandan 13 olay aile sağlığı merkezlerinde, 31 olay ise saha çalışmaları esnasında meydana geldi. 2021 yılında 92 doktor ve 59 hemşire şiddet olaylarının mağduru oldu. Mağdurların, 50 güvenlik görevlisi, 46 112 çalışanı ve 69 da diğer sağlık çalışanı şeklinde sıralandığını görüyoruz. Geçtiğimiz yıl 124 saldırgan hakkında herhangi bir işlem yapılmazken, 135 saldırgan gözaltına alınıp serbest bırakıldı. Sadece 41 saldırgan tutuklanırken, 3 saldırgana ise para cezası verildi. Yeni yılın ilk 20 gününde tanık olduğumuz şiddet haberleri, 2022’nin çok daha kötü geçeceğine işaret ediyor.


Bu konuda birçok farklı neden sayılabilir. Ancak İlhan ve arkadaşlarının 2013 yılında, Gürdoğan ve arkadaşlarının 2017 yılında yaptıkları anket çalışmalarından yararlanılarak, geçerlilik ve güvenilirlik çalışması olumlu sonuçlanan bir bilimsel çalışmada, hasta yakınlarına sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin nedenleri konusunda aşağıdaki sorular sorulmuştur.



Bunları toplum tarafından algılanan şiddet nedenleri olarak adlandırabiliriz.
  • Sağlık çalışanlarının hasta ile ilgilenmemeleri

  • Sağlık çalışanlarının görevlerini iyi yapmamaları

  • Sağlık çalışanlarının hastalara kötü davranması

  • Hasta ve yakınlarının mağdur durumda kalması

  • Sağlık çalışanlarının tecrübesiz olması

  • Sağlık çalışanları tarafından uzun süre bekletilmek


Şiddetin sosyal nedenlerine baktığımız zaman şu başlıklarda sınıflandırabiliriz.
  • Şiddet uygulama eğiliminin, yararlı alanlara/faaliyetlere yönlendirilememesi

  • Çocukluk çağından itibaren sorunları şiddet kullanarak çözme eğilimi

  • Televizyonlarda sıkça şiddet sahneli filmlerle gençleri yetiştirmek

  • Güçlü olanın haklı olduğu fikrinin yaygınlaşması

  • Sorunları açıklıkla konuşma, dinleme ve empati alışkanlığı olmaması

  • Aşırı güven duygusu ile en iyi hizmetin alınacağı beklentisi

  • Triaj kültürü olmaması


Sayılan bu şiddet nedenlerinin hepsi birbiriyle ilişkilidir. Sağlık çalışanlarına atfedilen nedenlerin her biri şiddeti yaratan tarafa atfedilen nedenler ile doğrudan ilişkilidir. Sağlık çalışanlarının iletişim becerisi ve çalışılan kurumun organizasyonel yapısı güçlü olmalıdır. Özellikle acil servislerde hasta yakınlarının yarattığı olayların, hastasının yaşadığı acı ile ortaya çıkan aşırı duyguların yönetilebilmesini gerektirir. Sorunları şiddet kullanarak çözme eğilimi olan, empati yapamayan, triaj bilgisi olmayan kişilerden sağlık çalışanlarının üzerlerindeki iş yükünü anlayışla karşılamalarını beklemeyiz. Ama hasta yakınının memnuniyetsizliğini de şiddet ile ifade etmeye çalışmasını haklı bulamayız.


Acil sağlık hizmetlerindeki aşırı duyguları bir kenara koyarsak rutin sağlık hizmetlerinde yaşanan olaylar daha karmaşıktır. Hekime başvurmayan yakınına tedavi uygulatmak isteyen bir kişiyle, yaptığının yakınına zarar verebileceğini anlatmaya çalışan hekimin anlaşılması mümkün değildir. Bu hizmetin hakkı olduğuna inanarak hekime başvuran kişiye, talebinin yasal olmadığını veya yakınına zarar verebileceğini anlatmaya çalışmak istenmeyen sonuçlar doğurabilmektedir. Hekim hem mesleğini hem tıp etiğini hem de kamu yararını koruyarak hastalarına yardımcı olmaya çalışır. Sadece hasta ya da yakınını mutlu etmek adına yasal olmayan bir davranış içinde olamaz. Vatandaşa bunu anlatmak ve anlaşılamamak şiddetin oluşmasına yol açabilmektedir.


Sağlık sistemini yönetenlerin, sağlık sisteminin mükemmelliğine yönelik söylemleri ya da sağlık çalışanlarının vatandaşın her talebine cevap verebilecek durumda olduklarına yönelik ifadeleri kamuoyunda sağlık hizmetleri ve çalışanlarına karşı aşırı beklenti oluşturmaktadır.


Hasta ve yakınlarının sıra bekleyerek mağduriyet yaşaması, sağlık hizmetlerine yönelik yapılan aşırı propaganda sonucu yüksek beklentileri olan kişilerde memnuniyetsizlik yaratarak, kişilik özellikleri ile beraber şiddeti doğurabilmektedir. Sağlık çalışanlarına yönelik şiddet, o kişilerden hizmet alan diğer hastalara yönelik hizmetlerin aksamasına da yol açmaktadır. Yaralanan, rapor almak zorunda kalarak bir süre çalışamayan sağlık personeli işgücü kaybı yaşar. Aynı zamanda çalıştıkları kurumlarda da hizmetler aksayabilir.


En zor yetişen, en fazla deneyim, en fazla özveri ile çalışmayı gerektiren sağlık sektörü mensupları, hak ettikleri toplumsal saygıyı ne yazık ki yaşayamıyorlar. Artık internet çağındayız. Herkes her türlü bilgiye ulaşabiliyor ancak bilgiyi önemli kılan meslek mensubunun değerlendirmesidir. İnternet sayesinde insanlar sağlık konusunda fikir sahibi olabilir ama hekimlik bir sanattır. O sanatı da tıp eğitimi almış bir hekim uygulayabilir. Saygı duymak, güvenmek ve hekimden azami düzeyde yararlanmak en doğru yol olacaktır. Sağlık çalışanlarının meslek etiği kurallarına yönelik uygulamalarını tartışmak ise temelinde mesleğini icra edebilmek için yaptığı Hipokrat yeminine aykırı davranmaya zorlamaktır.

Comentarios


bottom of page