top of page
  • Yazarın fotoğrafıBODRUMDergi

Cilt Rahatsızlıkları Hastalıkların Habercisi Olabilir

Cilt bakımı ya da makyaj malzemesi gibi bazı kozmetik ürünler kadınlar tarafından sıklıkla kullanılıyor. Bilinçsiz ürün kullanımı ise belirtileri ciltte görülen bazı genetik hastalıkların anlaşılmasını zorlaştırırken uzmanlar, ciltte görülen anormal değişikliklerin araştırılması gerektiğine dikkat çekiyor.


Güzel hissetmek ya da yaşlanma belirtilerini gizlemek isteyen birçok kadın, kozmetik ürünlere yöneliyor ve güvenilir buldukları markaların ürünlerini kullanıyor. Kozmetik ürünlerin, belirtileri ciltte görülebilecek bazı genetik hastalıkları baskıladığını belirten İntergen Genetik ve Nadir Hastalıklar Tanı ve Araştırma Merkezi Kurucusu Prof. Dr. Serdar Ceylaner, “Ciltte görülen bulgular, birçok hastalığın belirtisi olabilir. Kozmetik ürünlerin kullanımı ile ve ‘Benim cildimde böyle, ne yapalım’ şeklindeki yaklaşımlarla bu belirtiler örtbas ediliyor ve hastalıkların gözden kaçmasına sebep oluyor. Hastalığın doğru tespiti için mutlaka klinik olarak değerlendirmek ve gerekirse bazı genetik testlerin yapılması gerekiyor” dedi.



Erken Cilt Yaşlanmasına Dikkat

Genetik hastalıkların ciltte görülen belirtileri hakkında bilgi veren Prof. Dr. Serdar Ceylaner şunları söyledi: “Erken cilt yaşlanması bazı hastalıkların habercisi olabiliyor. Örneğin, kişinin cildi, yaş grubundan beklenenden daha yaşlı görünüyorsa ya da sık meydana gelen morarma, cilt altı kanamaları, açık ya da koyu renk lekeler gibi bulgular varsa bu durum mutlaka araştırılmalı. Çünkü cilt altı kanamaları gibi bulgular, otoimmun damar hastalıkları ve pıhtılaşma bozuklukları gibi durumlarla ilişkili olabilir. Ultraviyole ışınlara duyarlı hâle getiren bazı hastalıklar ya da taşıyıcılar da söz konusu olabilir.


DNA tamir mekanizmasındaki bozukluklarla oluşan bu hastalıklar, çeşitli kanser tiplerinin ortaya çıkma riskinin artmasına da yol açabiliyor. Hızlı değişiklik gösteren lezyonlar, kanser riski açısından değerlendirilmelidir. Hastalara doğru tedavi planı oluşturulmalıdır.”



Prof. Dr. Serdar Ceylaner |  İntergen Genetik ve Nadir Hastalıklar Tanı ve Araştırma Merkezi Kurucusu
Prof. Dr. Serdar Ceylaner | İntergen Genetik ve Nadir Hastalıklar Tanı ve Araştırma Merkezi Kurucusu

Kozmetik Ürünler

Hassasiyetle Kullanılmalı


Cilt bulguları yaşıtlarıyla uyumlu olan kişiler dahi kozmetik ürün kullanırken tıpkı ilaç gibi hassasiyet göstermeleri gerekir. Bazı kişilerin cildi kozmetik ürünlere karşı hassas olabilir. Bu durumun aşırı yaşanması hâlinde kullanılan maddelerin veya markaların değiştirilmesi gerekir. Tüketiciler, bu aşamada markaların ürünlerinin içeriğini kontrol etmeli. Yeni bir marka ile tanıştıklarında vücutlarının verdiği tepkilerin kaydedilmesi, nelere karşı hassas olunduğunu belirleme konusunda da faydalı olabilir. Çünkü, kişinin genel olarak kozmetik ürünlere hassasiyeti varsa, hipersensitif deri yapısına sahip olma ihtimali var demektir. Bu durumda, alerjik araştırmalar ve otoimmun hastalıklar için genetik risk analizlerinin yapılması önemli bir rol oynuyor.


Cilt Bozukluklarında Genetik Merkezlerde Test Gerekebilir

Kişide; egzama, cilt kızarıklıkları, sivilcelenme mevcutsa ve altın olmayan takılara, deterjanlara alerjik reaksiyon gösteriyorsa cilt bozukluğu hastalıkları olabilir. Otoimmün ismiyle de bilinen bu rahatsızlıklarla günümüzde de çok sık karşılaşıyoruz. Söz konusu hastalıklara sahip kişilerin kullandığı kozmetik ürünler, belirtileri yok edebiliyor. Bu yüzden, öncelikle teşhisin yapılması ve uygun ürünlerle tedaviye başlanması hastanın hayat kalitesini artırıyor. Klinik değerlendirme ve yapılacak ileri düzey genetik araştırmalarla hastalıkların nedenleri bulunmalı ve buna uygun tedavi planları yapılmalı. Hastalar veya hekimleri, süreci yönetmek için genetik tanı merkezleriyle iletişime geçebilirler.”

Comentarios


bottom of page