top of page
  • Yazarın fotoğrafı: BODRUMDergi
    BODRUMDergi
  • 14 Ağu 2024
  • 3 dakikada okunur
Yaz denince ilk akla deniz, kum, güneş ve tatil gelir. Doğru güneşlenmenin sağlık üzerindeki etkileri çok büyük ancak uzmanlar yaz tatilindeki tehlikelere karşı uyarıda bulunuyor. Tatilde yanlış beslenme, aşırı tüketilen şekerli ve yapay tatlandırıcılı içecekler, fazla güneşte kalma, fazla efor ve yanlış yüzme kalp krizini tetikleyebiliyor. Yaz tatillerinde kalp krizi riskinin artmasına neden olan faktörleri sıralayan Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. İsmail Ateş, kalp hastaları için alınabilecek önlemlere dikkat çekti. İşte o hayati bilgiler...


Tatilde Yedikleriniz ve İçtikleriniz Kalbinizi Yorabilir

Yüksek sıcaklıklar vücut üzerinde stres yaratabilir ve kalp krizi riskini artırabilir. Sıcak hava, vücut ısısını düzenlemek için kalbin daha fazla çalışmasına neden olur. Bu da özellikle önceden kalp hastalığı olan kişilerde risk yaratır. Sıcak havalarda yeterince su içmemek, vücutta sıvı kaybına (dehidrasyona) yol açar. Dehidrasyon, kanın koyulaşmasına ve pıhtılaşma riskinin artmasına neden olabilir. Bu da kalp krizi riskini artırır. Öte yandan tatil dönemlerinde artan fiziksel ve özellikle alışık olunmayan yoğun aktiviteler, kalp üzerinde stres yaratabilir ve risk oluşturabilir. Aniden yoğun fiziksel aktiviteye başlamak kalp krizi riskini artırabilir. Bir diğer risk oluşturan neden de yaz tatilinde yapılan yanlış beslenmedir. Tatillerde beslenme alışkanlıkları değişebilir ve fazla yağlı, tuzlu yiyecekler ile alkol ve şekerli içeceklerin tüketimi artabilir. Bu durum, kalp sağlığını olumsuz etkileyebilir ve kalp krizi riskini artırabilir. Özellikle uzun mesafeli yolculuklar da stres seviyelerini artırabilir ve uyku düzenini bozabilir. Bu da kalp sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Bu faktörler göz önünde bulundurularak yaz tatillerinde kalp sağlığını korumak için düzenli su içmek, aşırı sıcaklardan kaçınmak, fiziksel aktiviteleri yavaşça artırmak, sağlıklı beslenmek ve alkol ile şekerli yapay tatlandırıcılı içeceklerin tüketimini sınırlamak önemlidir.


Doç. Dr. İsmail Ateş | Kardiyoloji Uzmanı
Doç. Dr. İsmail Ateş | Kardiyoloji Uzmanı

Bu Belirtileri Yaşıyorsanız Dikkat

Deniz sezonunun açılmasıyla kalp krizi vakalarında artış yaşanıyor. Denizde yapılan hayati hatalar şöyle. Kalp hastalarının yüzmeye başlamadan önce doktorlarından onay almaları çok önemlidir. Doktorun hastanın genel sağlık durumuna ve kalp hastalığının ciddiyetine göre hasta için uygun egzersiz seviyesini belirlemesi gerekir. Suyun sıcaklığı da çok önemlidir. Aşırı soğuk veya aşırı sıcak su, kalp üzerinde ekstra stres yaratabilir. Ilık suyun genellikle daha güvenli olduğu bilinmektedir. Soğuk su, kan damarlarının daralmasına ve kalbin daha fazla çalışmasına neden olabilir, bu da kalp krizi riskini artırabilir. Bir diğer önemli faktör de yüzmeye yavaş bir başlangıç yapmak gerekir. Yüzmenin de bir egzersiz olduğunu kabul edersek bu egzersize yavaş başlamak ve yavaşça yoğunluğu artırmak kalp hastaları için önemlidir. Aniden yoğun yüzme aktivitelerine başlamak kalp üzerindeki stresi artırabilir, bu da kalp krizini tetikleyebilir.


Uzun süreli yüzme sırasında düzenli aralıklarla mola vermek de önemlidir. Bu durum, kalbin dinlenmesini sağlar ve aşırı efordan kaçınılmasına yardımcı olur.

Kalp hastalarının güvenlik açısından yalnız yüzmemeleri de büyük önem taşıyor. Yanında mutlaka birisinin olmasını öneriyoruz. Bu acil bir durumda hızlı müdahale edilmesini sağlayacaktır. Çok önemli bir uyarıyı da belirtilerle ilgili vermek istiyorum. Yüzme sırasında göğüs ağrısı, nefes darlığı, baş dönmesi veya aşırı yorgunluk gibi belirtiler ortaya çıkarsa, hastalar hemen durmalı ve dinlenmelidirler. Bu belirtiler ciddi bir duruma işaret edebilir. Sonuç olarak kalp hastaları doktorlarının onayını ve uygun önlemleri alarak yüzme gibi düşük etkili egzersizlerden fayda görebilirler. Bu, kalp sağlığını iyileştirmeye ve genel yaşam kalitesini artırmaya yardımcı olabilir.



Bu İçecekleri Sınırlı Tüketin

Hem şekerli hem de yapay tatlandırıcılı içeceklerin uzun süreli tüketimi, atriyal fibrilasyon gibi kalp ritim bozuklukları riskini artırabilir. Amerikan Kalp Derneği, bu tür içeceklerin tüketiminin sınırlanmasını önermektedir. Ayrıca gazlı içecekler, meyve suları ve enerji içecekleri gibi yüksek şekere sahip içecekler kalp krizi riskini artırabilir. Aşırı şeker tüketimi, obezite, yüksek kan basıncı ve tip 2 diyabet kalp hastalığı risk faktörlerini artırabilir. Fazla alkol tüketimi de kan basıncını yükseltebilir ve kalp ritim bozukluklarına yol açabilir. Ayrıca alkol dehidrasyona neden olabilir. Bu da sıcak havalarda kalp sağlığını olumsuz etkileyebilir. Kafeinli içeceklerin de dikkatli kullanılması gerekir. Kahve, çay ve enerji içecekleri gibi yüksek kafeinli içecekler, bazı insanlarda kalp atış hızını ve kan basıncını artırabilir. Özellikle yüksek miktarda kafein tüketimi, kalp krizi riskini artırabilir. Kalp sağlığını korumak için yaz tatilinde bu tür içeceklerin tüketimini sınırlamak önemlidir. Bunun yerine su, şekersiz bitki çayları veya taze sıkılmış doğal meyve suları gibi daha sağlıklı içecekler tercih edilebilir. Ayrıca yeterli miktarda sıvı alımına dikkat etmek ve aşırıya kaçmamak da önemlidir.

  • Yazarın fotoğrafı: BODRUMDergi
    BODRUMDergi
  • 24 Şub 2023
  • 2 dakikada okunur
Sağlıklı yaşam için kaliteli bir uykunun çok önemli olduğunu belirten Bodrum Amerikan Hastanesi Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Melek Kandemir Yılmaz, uykunun hormon düzeyleri, duygu durumu ve kiloyu etkilediğini söyledi. Uyku bozukluklarına sık olarak rastlandığını anlatan Doç. Dr. Yılmaz, en sık görülenlerinin uyku apne sendromu, uykusuzluk, huzursuz bacak sendromu ve parasomniler olduğunu belirterek, “Horlama uyku apnenin belirtisi olabilir. Uykuda solunum problemi olan hastaların horlamaları kesintiye uğrar ve apneden sonra hasta gürültülü bir şekilde tekrar horlamaya başlar. Uykuda solunum bozuklukları nedeniyle uyku parçalanır ve dinlendirici bir uyku olmaz. Gece boyunca defalarca olan bu durum nedeniyle sabah yorgun uyanma ve gün içi uyku hâli görülür. Uyku apne tedavi edilmezse, kalp krizi, inme, ritim bozukluğu, iş ve araba kazaları, unutkanlık, dikkat ve konsantrasyon bozukluğuna sebep olmaktadır. Hipertansiyon ve diyabet gibi kronik hastalıkların kontrolünde de güçlük yaşanır” dedi.



SİGARA KULLANIMI VE OBEZİTE, HASTALIĞI TETİKLİYOR

Sigara kullanımı ve obezitenin de uyku apne sendromuna neden olduğu bilgisini veren Doç. Dr. Melek Kandemir Yılmaz, şunları söyledi: “En sık ‘tıkayıcı tip’te uyku apne sendromuna rastlanmaktadır. Uyku apne sendromuna daha çok 40 yaşından sonra rastlansa da çocuk ve genç erişkinlerde de görülebilir. 65 yaş üzerindeki her 10 kişiden birinde uyku apne olduğu düşünülmektedir. Ailede uyku apne sendromu varsa, erkekseniz ve kilonuz fazlaysa, riskiniz artmış demektir. Obezitenin ‘tıkayıcı tip’te uyku apne sendromuyla ilişkisi net olarak ortaya konulmuştur.



Yağ birikimiyle solunum yolları daralmaktadır. Ayrıca, uyku apne de hormonal değişikliklere sebep olarak kilo almanıza neden olur. Kilo vermek uyku apne ve horlamanın azalmasını sağlar. Bu konuda diyetisyenden yardım almanız faydalı olacaktır.

Alkol, hava yolundaki kasların gevşemesine sebep olarak uyku apnenin artmasına neden olur. Ayrıca, uyku kalitesini de bozmaktadır. Sigara içenlerde uyku apne sendromuna 2 katı sıklıkta rastlanmaktadır. Sigarayı bırakmanız önerilir.



TANI VE TEDAVİ

Tanı ve tedavi süreçlerin uzman hekim kontrolünde ilerlemesi gerekir.Uyku apnesi başta olmak üzere, uyku bozukluklarının tanısında ‘polisomnografi’ adı verilen uyku tetkiki yapılır. Bunun için hastanın tüm gece uyku laboratuvarında kalması gerekir. Hastaya bağlanan çeşitli kayıt elektrotlarıyla horlama, solunum olayları, kalp ritmi, kandaki oksijen seviyesi, bacak hareketleri gibi birçok parametre kaydedilir. Bu çekim ertesi gün doktor tarafından değerlendirilerek size rapor olarak verilir. Uyku apnenin en etkili tedavisi, hava yollarına pozitif basınçlı hava vererek açık tutmaya yarayan CPAP cihazlarıdır. Nasıl bir cihaz kullanacağınız ve basıncının ne olacağı uyku laboratuvarında yapılan 2. gece çekiminden sonra doktorunuz tarafından belirlenir.”


Bodrum Dergi Web Sitesi © Yabancı Ses Prodüksiyon tarafından hazırlanmıştır.

bottom of page