top of page
  • Yazarın fotoğrafı: BODRUMDergi
    BODRUMDergi
  • 15 Ağu 2022
  • 2 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 20 Eyl 2022

Türk sinemasında “Sultan” lakabıyla anılan Türkan Şoray, oynadığı 222 film ile dünyanın ‘en çok film çeviren’ kadın oyuncusu unvanına sahiptir. Fatma Girik, Hülya Koçyiğit ve Filiz Akın ile birlikte Yeşilçam’ın dört yapraklı yoncasından birisidir. Bu dörtlü içerisinde, yönetmenlik yapan tek sinema oyuncusudur. Yeşilçam tarihine “Türkan Şoray Kuralları” olarak geçen kurallar; “Filmde öpüşme ve açık sahne olmayacaktır”, “Senaryoyu beğenmezse yenisi verilir”, “Çekilecek filmin yönetmeni ve baş rol erkek oyuncusu için onayı şarttır”, “Pazar günleri çalışmaz” gibi 18 maddeden oluşur.


Türkan Şoray, memur bir ailenin ilk çocuğu olarak 25 Haziran 1945’te İstanbul’un Eyüp ilçesinde doğdu. Babası Çerkez, annesi ise Selanik göçmenidir. Kendisi gibi sinema sanatçısı olan Nazan Şoray’ın ablasıdır. Figen adında bir kız kardeşi daha vardır. Türkan Şoray, Fatih Kız Lisesi Orta Bölümü mezunudur. Ünlü tiyatro ve sinema oyuncusu Cihan Ünal ile 1983’te evlenmiş 1987’de ayrılmıştır. Çiftin bu evliliklerinden Yağmur adlı bir kızları dünyaya gelmiştir.


Türkan Şoray, ortaokuldayken ev sahiplerinin kızı olan, oyuncu Emel Yıldız (Panter Emel) ile birlikte film setine gider. Bu ziyaretle birlikte kaderi değişir. Türker İnanoğlu’nun teşviki ile Yeşilçam’a adım atar. Türkan Şoray’ın sinema kariyeri 1960 yapımı, başrol oynadığı “Köyde Bir Kız Sevdim” filmi ile başlar. Hayatı başarılar ve ödüllerle dolu olan Türkan Şoray, oynadığı 222 filmin yanında “İkinci Bahar” ve “Tatlı Hayat” dizileri ile de muhteşem bir performans sergileyerek tv izleyicilerinin gönlünde taht kurmuştur.


Hayatı başarılar ve ödüllerle dolu olan Türkan Şoray; 1964 Antalya Altın Portakal Film Festivali, En İyi Kadın Oyuncu Ödülü, (Acı Hayat) | 1968 Antalya Altın Portakal Film Festivali, En İyi Kadın Oyuncu Ödülü, (Vesikalı Yarim) | 1972 5. Altın Koza Film Festivali, En Başarılı Kadın Oyuncu, (Mahpus) | 1972 1. Altın Kelebek Ödülleri, En İyi Kadın Oyuncu Ödülü | 1973 Moskova Film Festivali (Rusya), Özel Ödül, (Dönüş) | 1978 Taşkent Film Festivali, Uluslararası Aytmatov Kulübü Geleneksel Ödülü, (Selvi Boylum Al Yazmalım) | 1987 Antalya Altın Portakal Film Festivali, En İyi Kadın Oyuncu, (Hayallerim, Aşkım ve Sen) | 1990 2. İzmir Film Festivali, Altın Artemis Onur Ödülü | 1991 Türkiye Cumhuriyeti Devlet Sanatçısı Unvanı | 1992 8. Bastia Akdeniz Sinemaları Festivali, En İyi Kadın Oyuncu, (Soğuktu ve Yağmur Çiseliyordu) | 1994 6. Ankara Uluslararası Film Festivali, Emek Ödülü | 1994 Antalya Altın Portakal Film Festivali, En İyi Kadın Oyuncu, (Bir Aşk Uğruna) | 1996 15. Uluslararası İstanbul Film Festivali, Sinema Onur Ödülü | 1999 Roma Film Festivali, Büyük Ödül | 1999 2. Uçan Süpürge Kadın Filmleri Festivali, Kadın Yönetmen Ödülü | 2000 Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi, Zirvedekiler 2000 Ödülü | 2001 Akademi İstanbul, Yılın En Başarılı Sanatçısı Ödülü | 2009 Sadri Alışık Ödülleri, Onur Ödülü | 2013 Engelsiz Yaşam Vakfı, Türk Sineması Üstün Başarı Ödülü | 2013 11. Türk Film Festivali, Onur Ödülü’nü kazandı.




  • Yazarın fotoğrafı: BODRUMDergi
    BODRUMDergi
  • 30 May 2022
  • 1 dakikada okunur

İKSV (İstanbul Kültür Sanat Vakfı) tarafından, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla düzenlenen 50. İstanbul Müzik Festivali, 6-24 Haziran tarihleri arasında 50. kez müzikseverlerle buluşacak.



Yarım asırlık tarihinde Türkiye’den ve dünyanın pek çok farklı ülkesinden 45 bine yakın sanatçı ve topluluğu 3,5 milyonu aşkın izleyiciyle buluşturan İstanbul Müzik Festivali, verdiği eser siparişleriyle şimdiye kadar 20 yeni klasik müzik eserinin bestelenmesine aracı oldu, teşvik ödülleri ve fonlarla onlarca genç sanatçıyı destekledi.


50. İstanbul Müzik Festivali, ‘İstanbul’ temasıyla üç hafta boyunca 12 farklı mekânda Türkiye ve yurt dışından 65’in üzerinde solist, topluluk ve orkestrayı ağırlayacak. İstanbul Müzik Festivali, şef ve besteci Tan Dun ile şef ve piyanist Thomas Adès’e verdiği eser siparişlerinin Türkiye prömiyerlerine ev sahipliği yapacak.


Deutches Symphonie Orchester Berlin, Tekfen Filarmoni Orkestrası, Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası gibi önemli topluluklar ve Anna Prohaska, Gautier Capuçon, Alice Sara Ott gibi yıldız solistler de festivalin konukları arasında yer alacak.

AKM (Atatürk Kültür Merkezi) uzun yıllar sonra ilk defa 50. yılında yeniden festival mekânları arasında yer alacak. İstanbul Müzik Festivali kapsamında hafta sonları İstanbul’un farklı park ve mekânlarında ücretsiz hafta sonu konserlerinin yanı sıra İKSV Alt Kat iş birliğiyle gerçekleştirilen Müzikli Bir Hafta Sonu etkinlikleri ile çocuklara ve gençlere yönelik atölyeler de düzenlenecek.

  • Yazarın fotoğrafı: BODRUMDergi
    BODRUMDergi
  • 22 Şub 2022
  • 3 dakikada okunur

Büyükşehirlerin en önemli sorunlarından biri olan yoğun trafik, sürücüler başta olmak üzere maruz kalan herkeste strese yol açıyor. Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Sosyoloji Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Tuğba Aydın Öztürk, cok yüksek sesle müzik dinlemenin trafik ihlallerine yol açtığını ve kaza riskini artırdığını belirterek, sevilen ve aşina olunan bir müziğin yüksek olmayan bir ses ayarında dinlenmesini tavsiye etti.



Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Sosyoloji Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Tuğba Aydın Öztürk, özellikle yoğun trafikte oluşan stresle baş edebilmek için müzik dinlemenin iyi bir sakinleştirici olduğunu belirterek şunları söyledi:

Dr. Öğretim Üyesi Tuğba Aydın Öztürk

“İstanbul başta olmak üzere büyük şehirlerde yaşayanlar gününün büyük bir kısmının trafikte geçiriyor. Bir yerden bir yere yetişme telaşında olan ve alternatif yol arayışlarına rağmen, trafikten kaçamayan sürücüler ve yolcular için yolculuğun kendisi bir stres faktörüne dönüşmektedir.

Bu durum toplu ulaşım araçlarını kullanan ve kalabalıklar içinde yolculuk yapmak zorunda olan kişiler için de geçerli elbette. Özellikle sürücülerin araç kullanırken müzik dinleme eğiliminde olduğunu biliyoruz. Müzik işitsel bir uyaran olduğu için psikolojimiz üzerinde çok büyük bir etkisi var. Yapılan araştırmalar çok yüksek sesle müzik dinlemenin trafik ihlallerine yol açtığını ve dolayısıyla kaza riskini arttırdığını gösteriyor. Çünkü aşırı derecede yüksek sesle müzik dinlemek dikkat dağıtıcıdır ve sizi diğer işitsel ve görsel uyaranlara karşı duyarsızlaştırır.


Yüksek olmayan bir sesle dinleyin

Belirli bir müzik türünü dinlemekle ilgili doğru ya da yanlış demek mümkün değil. Kişi çoklu bir görev olarak aynı anda araç kullanıp müzik dinleyebilir ancak araç kullanma esnasında müziğe müdahale etmek risk doğurur. Özetle sevdiğiniz, aşina olduğunuz bir müziği yüksek olmayan bir ses ayarında dinleyebilirsiniz.


Müzik dinleyerek rahatlamak bir sonuç

Büyükşehirler baş döndürücü bir hızla ses ve görüntü karmaşası sunuyor. Çoğu kez bu kadar çok uyarana maruz kalındığının farkına bile varılamıyor.Trafik sorunu gündelik hayatımızın görünen sorunlarından yalnızca biri. Metropol hayatı zaman içinde bireylerin kendilerine ve yaşadıkları çevreye karşı duyarsızlaştıkları bir mekâna dönüşüyorsa orada kentin sorunları üzerine çok ciddi ve kapsamlı bir biçimde düşünülmesi ve çözüm aranması gerektiği ortadadır. Herhangi bir müziği dinleyerek rahatlamak ya da iyi hissetmek bir sonuç olabilir sadece. Şehir hayatının bu denli stresli bir hayat sunması aslında başından itibaren ele alınması gereken bir sorundur.


Müzik size alan açar

Bir stres kaynağı ile baş edebilmek için elbette sanatın çok büyük iyileştirici bir gücü vardır. Müzik tek başına problemleri ortadan kaldıramaz ancak günün yorgunluğunu atmak için size bir alan açar. Sanatın daha en baştan, yani sosyal problemler bu kadar çok hayatımızın içinde olmadığında, büyük bir ihtiyaç olduğunun altını çizmek istiyorum. Sanat, spor gibi sosyal aktiviteler hayatımızdaysa zaten sorunlarla baş etmek için daha yaratıcı yollar bulma eğiliminde oluruz.


Bazı müzikler olumsuz duygulara yol açıyor

Müzik dinlemek stresle baş etmede ve bilişsel performansı geliştirmede oldukça faydalıdır. Kimi müzik türleri ise olumsuz duygulara neden olur. Müzik dinleme eylemi her ne kadar kişisel beğeni, kültürel geçmişimiz, sosyal çevremiz ve geliştirdiğimiz zevklerle ilişkili olsa da örneğin arabesk müzik türünün kişilerde depresif duyguları öne çıkardığı, umutsuzluğa neden olduğu ve öfkeye yol açtığını biliyoruz. Benzer şekilde yapılan araştırmalar heavy-metal müzik türünü dinleyen kişilerde saldırganlık eğiliminin daha yüksek olabileceğini gösteriyor. Bu iki müzik türünde de olumsuz duygulara ve davranışlara yol açan sebep ise daha çok şarkıların sözleri ile ilgilidir.


Müzik ruh hâlini etkiliyor

Müzik, hayatımızın her alanında sevincimizi, hüznümüzü, sıkıntımızı, öfkemizi paylaşan en önemli eşlikçilerden biri. Özellikle çocuklarda ve gençlerde dinlenilen müzik türü ile ruh hâli arasında daha yakın bir ilişki kurulduğu görülmektedir. Belli bir müzik türünü dinleyen kişilerde belli duygu ve düşüncelerin ortaya çıkacağını söylemek konuya çok dar bir açıdan bakmak anlamına gelir. Fakat yine de içinde sürekli ölüm, saldırganlık, isyan, depresif duyguların ele alındığı müziklerin olumsuz ruh hâlini tetikleyebileceği de unutulmamalıdır.”


Bodrum Dergi Web Sitesi © Yabancı Ses Prodüksiyon tarafından hazırlanmıştır.

bottom of page